İlk başta çözülmüş gibi gelir, yavaş yavaş devam etmeye başlarsın. Sonra aniden bir olay olur, yumak elinden düşer yuvarlanır yuvarlanır ve tekrar ayaklarının dibine gelir eskisinden daha beter daha karmaşık biçimde.
Sorun o yumakta mı sence? Geçmişin birbirine girmiş kalıntılarını şu anda ve gelecek içinde yaşayarak çözmeye çalışan sende mi?
Sorun yaşanmış ve bitmişlerde mi? Sorun bitmiş bir anı biçare tekrar yaşayarak çözmeye çalışan sende mi?
Sakin ol. Geçmiş sana gelecekte şu anda verdiği zarardan daha fazla zarar vermez sen şu anını onu çözmeye çalışarak mahvetmediğin sürece. Ölenler, yitip gidenler, geçmişe gömülenler...
Bunların hiçbiri ama hiçbiri sen onları değiştirmeye çalışmadığın sürece sana zarar vermez.
Hayatın cilvesi de burada başlıyor işte; geçmişini, problemlerini kabullenerek onları olduğu yerde bırakarak geleceğe adım atmakla.
Bunu kolay mı sanıyorsun? Tüm bu endişelerini kabul edip hayallerinden uzakta bir geleceğe ilerlemek kolay mı?
Geçmiş yaşandı ve bitti tüm doğruları ve yanlışlarıyla birlikte peki ya gelecek? Herkes kendi zamanında ve kendi şartlarında yaşar, geleceğimiz geçmişimiz üzerine değil kendi zamanımız ve şartlarımız üzerine inşa edilir.
Geçmişine gömülen sen bunun ne kadar farkındasın?
H.K...